Abstract
Ekonomik hayatın bir yarış olduğu konusundaki genel inanışın hem kapitalist hem de sosyalist sistemlerde geçerli olduğuna kuşku yok. Kapitalist sistemde ülke içi firmalar ya da kuruluşlar yarışı, ülkelerarası pazar yarışına, ürün nitelik ve nicelikleri yarışına dönüşüyor. Aynı yarış toplumcu ekonomilerde dış ticaret yarışı niteliğini koruyor. Ekonomik sistemler insan topluluklarının yaşayışını temelden belirlediğine göre, bu yarışın toplumun diğer kurumlarına, yansıması kadar doğal bir şey olamaz. Uluslararası politik gelişmeler, oluşumlar, ve çekişmeler de temeldeki ekonomik olgulardan, üretim biçimlerinden, ekonomik sistemin niteliklerinden şekil alır, belirginleşir ya da yönlenir.